KARANLIK SİGORTACILIK

Herkes Sigorta Penetrasyonu artışına dem vuruyor. Bakıyorsunuz yeni mevzuatların tamamı bunun üzerine. Mesafeli satış, Bes, Katılım Sigortacılığı hepsi yeni üretimler üzerine. Ben bunu Sigortacılık apartmanına yeni kat çıkmaya benzetiyorum.

Tamam kat çıkalım da acaba temel ve kolonlar taşıyacak mı? Temel ve kolonların aracılar tarafında deformasyonlar var. Olayın bu tarafını pek düşünenin olduğunu sanmıyorum.
Acente, Broker ve Özel Kanunla Kurulmuş Acentelikler bedava olmamakla birlikte yükü sırtlarına alıyor. İşleri bu. Ama aralarında beklenen tatlı rekabet son yılarda VAHŞİleşmeye başladı. Kim pastadan daha fazla pay alacak savaşında artık kanun, nizam tanımamazlık aldı başını gitti.

-Bazı Acenteler ve brokerler organizasyonlar oluşturmaya ve organizasyonlarına dahil olanlarda sigorta düzenleme yetkisi var mı? yok mu? artık bakmamaya başladı.
Olay öyle noktalara geldi ki acınacak halimize güldüğüm şöyle örnekler olmaya başladı.
Bir galerici, vatandaşa araç satıyor. Pazarlık tamam, notere gidilecek,
Galerici : Kasko ve trafiği benden yaptırmazsanız araç değeri 5 Bin TL artar baştan söyleyeyim” diyor.

Olay buralara nasıl geldi. Gülelim acınacak halimize. Çok kafa patlattık, uyardık, dürttük, silkeledik ama nafile.
Ben olayın şikayet, denetim, karar noktasını geçtim. Sıkıntılı bir taraf orası.
Bu işler nasıl oluyor ve nasıl kökten engellenir tarafındayım.
Statik IP, İkili doğrulama nasıl devre dışı kalıyor. Koskoca Sigorta Şirketleri bir galericiye İkili doğrulama şifresi göndermeyeceğine göre bu tip yerlerde bu ekranlar nasıl çalışıyor.
Bununla alakalı bir çalışma yaptık ve raporumuzu ilgililere sunduk. Bakalım ne sonuç çıkacak.

Sonucu beklerken biz “nasıl oluyor” sorusundan devam edelim. Aslında cevap çok basit. WEB uygulamalarına entegre edilen bazı yazılımlar, robot uygulamalar her şeyi devre dışı bırakabiliyor. Acentelere gelen yazılım satış maillerine bakın, açık açık bunların reklamı yapılıyor. Aleni her şey.
Bu durum nerede, kim tarafından, hangi şartlarda poliçe düzenlendiğiyle bağlantılı KARANLIK SİGORTACILIK ortamı yaratmakta.

Riski kabul eden bazı sigorta şirketleri, temel sigortacılık kavramı, ilkesi olan “Risk Kabul esaslarını” bir tarafa bırakmış, “gelsin de nereden gelirse gelsin” mantığı ile kafalarını kuma gömüyor.
Bu iş artık benim yıllar önce öğrendiğim, asla unutmayacağım ve uygulamaya devam edeceğim Sigortacılık Temel ilkeleri ile üretim yapma yolundan çıkmış, birileri için cep doldurma, birileri içinde bilanço parlatma işine dönmüştür.

Bu iklimde Penetrasyon artmaz. Çamur pistte rekor kırılmaz.

Bu uygulamaların yarattığı haksız rekabet, aracılar arasında oluşturduğu düşmanlık, “herkes yapıyor, ben enayi miyim” düsturunun artık kanıksanmış olması, kimsenin kimseye güvenmemesi, yanlış ürünler, sektöre karşı oluşacak güvensizlik vs.vs. uzun uzadıya anlatmaya gerek var mı? Çok tehlikeli şeyler bunlar. Sonuçları Sektör için çok ağır olur. Her ortamda söylemekten usandık artık.
Kazanın altı kaynıyor, yakında üst taraf köpürecek, kazan taşacak. Elde yemek kalmayacak.

Çözüm önerilerimiz var.
Sorunları büyük oranda çözer. Kalan kısmının çözümü de bazı Sigorta Şirketlerindedir.
1 –İkili Doğrulama Sisteminin WEB SERVICE uygulayan sistemlerde de devreye alınması ve ilgili kurumlar tarafından denetlenmesi.
2 – Yazılım Firmalarının sağlamış oldukları bu yazılımların özellikle başta yetkisiz kullanımlara imkân vermeyecek şekilde SBM tarafından akreditasyona tabi tutulması.
3 – Sigorta Şirketlerine giriş ekranlarının SBM ana ekranı üzerinden gerçekleştirilmesi ve SBM girişlerinin E-DEVLET GİRİŞİ ile gerçekleştirilmesi.

Meslektaşlarıma son olarak şunu söylemek isterim. Bu kısıtlamalara kızmayın. Haklısınız. Her zorlayıcı uygulama bizim sırtınıza kambur olarak gelmekte. Ama üretim kaybını engelleyecekse, haksız rekabeti bertaraf edecekse, hakkımız olan kazancı adil bir ortamda elde etmeyi sağlayacaksa; kolayı değil zorluklara alışmayı tercih etmeliyiz. Ortak çözüm ve aklın etrafında kümelenmeliyiz.
Herkese bol kazanç ve sağlık dilerim.
Mesut ÇETİN