Ali MUTLU

Ali MUTLU


Hak ettiğimiz gibi yönetiliriz.

31 Temmuz 2013 - 14:04

31 Ağustos 2013 - 00:56

24.08.2013 günü İSAD'ın büyük bir bütçe ile düzenlediği bir organizasyona, her zamanki gibi dahil olduk. Şunu gördük ki İSAD yaptığı etkinliklerle örneğimiz olmayı fazlasıyla hak ediyor.  Bu tarihte düzenlenen organizasyondan alıntılar yapmak isterim. İSAD bu işin hakkını fazlası  ile  verdi. Sebebini sorarsanız üst düzey yöneticiler ve STK temsilcileri ancak böyle bir organizasyonda bir araya gelebilirlerdi. STK’lar adına bakarsak bunu TÜSAF hariç ( benim bilmediğim başka bir STK olabilir. zikretmediğim için bizi affetsinler.) başarabilen bireysel  STK  olmamıştı. Bu sebepten kendilerini bir kez daha kutluyoruz.   Bu toplantı daha öncekilerin aksine sektörün sorunlarını büyüklerimize anlatmak ve cevaplarını almak değildi. Çünkü mesleğine gönül veren acentelerin kendi  illerinde, yöneticilerin de katıldıkları her toplantıda dinledikleri soru ve cevaplardı. Burada amaç bize göre  STK yöneticilerini bir araya getirerek  fikirlerini  fütursuzca dile getirmelerini sağlamaktı. Mücadele etmeden başarı sağlanamaz. Başarı anında değil,  zamanında ortaya çıkar. Göreceğiz. AFSAD olarak bu toplantıya gitmeden önce sanal ortamda bu toplantının şova dönüştürülme olasılığını dile getirmiştik.  Maalesef bu gerçekleşti. Lakin şov  perdesi toplu sunumlarda gerçekleşti.  Sebebi hepimizin malumudur.   Şunu gördük ki fikrini ifade edenler ya da düşüncelerini yorumlayamayanlar; her kes aynı şeyi istiyor. Lafı sözü TOBB’da dinlenir, güçlü,  sektörü için mücadele edebilecek bir saik. Buna nasıl ulaşılır yolları ve senaryoları taraflarca defalarda dile getirilmiş olmasına rağmen bir gerçek var Pazar günkü toplantıda gördüğüm. İl delegeliği seçimleri her şeyi değiştirebilir ve de dengeler bozulabilir. Buna tek sebep bana göre STK.lar dır. Sonuçlardan direkt sorumlular STK.lardır. . Tüm meslektaşlarımın özetle şunu bilmeleri gerekmektedir. Takım tutar gibi meslektaş , yönetici, lider tutmak yerine,  bizi temsil edebilecek, bizim için sesini yükseltebilecek , mücadele ruhu kaybolmamış ve inancını koruyabilmiş  kişileri il delegeliğine  seçmiş olmak. Oluşacak sektör meclisini ve SAİK’i onlara bırakacaksak seçimimizi ona göre yapmalıyız. SAİK görevini yapacaksa Binnur hanımın dediği gibi mesele seçimde değil ”İCRA” dadır. İcra komitesini seçecek olan il delegelerini ve meclisi seçen bizler  4 yılımızın geleceğini şekillendireceğiz. Öyle bir SAİK olmalı ki , bu SAİK aynı zamanda acentedir. İl delegelerinin ve sektör meclisinin söylemlerine ihtiyaç duymadan zaten sorunları bilen sorunlara ulaşabilen çözüm için soru sorabilen menfaattar olmayan ve  çözümün odağında olan kişilerdir. İl delegeleri ve sektör meclisi ile yapılacak sık toplantılarda ancak ücrada kalmış sorunların görülmesi sağlanabilir. Temennimiz böyle bir SAİK tir. Zaman her şeyin ilacıdır ata sözü burada maalesef devre dışı kalmıştır. Zaman kaybedilemeyecek bir zamandır. Herkes elini taşın altına koyarak gerekirse sektörün geleceğini düşünerek fedakarlıkta bulunarak karar alma zamanıdır. ( Turusan Beyin kararı gibi) şunu bilmeliyiz. Her platformda 16,500 acenteyiz diyoruz. 1420 acentemizi şimdiden kaybettik 15080 acenteyiz farkında değiliz. Çöküşümüze engel olmanın yolu şu an için güçlü bir SAİK ve arkasında duran 15080 acente . Layık olduğumuz gibi yönetiliriz. Lütfen ilgisiz kalmaya devam etmeyiniz.
YA AKLIMIZI BAŞIMIZA ALIRIZ. YA AKLIMIZI BAŞIMIZDAN ALIRLAR.
Saygılarımla.
Ali MUTLU 

Bu yazı 14347 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum