SEN DEĞİL BEN .

Bu sektöre bu ego nereden geldi bilinmez ama yapıştığı ve çıkmamak içinde gayret içerisinde olduğu aşikardır. Malum son 10 yıldır sorunlarımızı hep konuşup dillendirdik. Sonra mikrofonu elimize alıp mangalda köz bırakmamak adına neler yaptık nelerrr. İyi de sarhoşluğum geçti, ayıldım salim kafa ile şöyle düşünüyorum da o vaadlerden eser kalmamış, ortada herhangi bir icraat yok. Aksine kayıplar devam etmiş ve de ediyor. Ne yapacağız. Çözümünüz nedir? Ben söyleyeyim mi!!! Birbirimizle dalaşmayı, itişmeyi kakışmayı bir kenara koyalım mı? Masa etrafında toplanıp çayımızı kahvemizi yudumlarken bu sektörü çocuklarımıza nasıl miras bırakabilirizi konuşalım mı? Bakın sizde göreceksiniz. Bizler çok iyi insanları beeeee canayakın, sevecen, aksi olsakta küçük bir iltifatta yelkenleri koyuveren, kucaklamayı seven, yardımsever insanlar olduğumuzu hep birlikte göreceksiniz. Bizler ekmek paramızı kazanırken aşırı derece de alın teri döktüğümüz için sadece bana demeyen, çalıştığı şirketlerinde haklarını koruyan, az a razı olan, sektöre yeni girenlerinde ellerinden tutacak kadar gönlü zengin insanlar olduğumuzu sizlerde göreceksiniz. O zaman haydi kahvemizden bir yudum alalım da, kahvenin o tatlı acı buruk hazzını damaklarımızda hissederken; Devlet babamızın masasında, patronlarımızın huzurunda, kediler,kanaryalar,fok balıkları ile birlikte oturup bu denizin büyük olduğunu, dinamit patlatarak değil, kanuna nizama göre avcılık nasıl yapılırı konuşursak, karşılıklı birbirimizi dinleyip nasılda iyi insanlar olduğumuzu görürsek, bu sektörü daha nasıl geliştirip pastayı küçültmek yerine 7 katlı pastayı nasıl 14 katlı pasta haline dönüştürebilirizi konuşursak kavgayı ve çekişmeyi bitirmiş oluruz. Bak hem devlet babamızda bizi izleyip benim evlatlarım ne güzel çalışıyor biz çok büyük bir aile olduk diye içten içe bıyık burup kahvesini daha bir aşk ve şevkle içmeyecek mi? Kavga ile, dövüş ile, sabah akşam birbirimizi yiyerek nereye kadar daha gidebileceğiz ki? Birbirimizden intikam alma duygusu ile hareket ettiğimiz sürece biz bu pastayı büyütmek yerine elimizden düşürüp hiç etmeyecekmiyiz? Sen büyüksün, ben ağayım, o maraba söylemleri geçmişte ne kazandır dı ki bugün bize birşeyler kazandırsın. Sen büyüksen ben sana saygı duyar ceketimin önünü iliklerim. Biryerim eksilmez. Ama sen büyüklüğünü yapmazsan senin karekterin çok şey kaybettirir. Bilmezmisin, senden ne umutlarla ne beklentilerle yollarını gözetleyenler olduğunu, akşam evine giderken bugün gelmedi ama o müjdeli haber belki yarın sabah gelir de oğlumu, kızımı sevindiririm. Mutlu ederim niyazı ile gidenlerin olduğunu. Belki içimizde polifalji hastalığına sahip, bir türlü doymayanlar var ama sen kefenin cebinin olmadığını unuttun belki ama, evine ekmek götürmekte zorlananların ahı sende ne iştah bırakır nede bereket. Bunu bilen, geçmişi ile övünen, peygamberinin duası ile nsiplenen bizler biliriz ki, fazlası haram. O nedenle egoyu kenara koyalım mı? Gelin kahve benden olsun. Şöyleee boğaz manzarası seyrederken masa etrafında konuşalım mı? Bak sende göreceksin sorunlar bir çırpıda bitecek. Küslük bitecek. Sorun bitecek. Üstüne Allah Razı Olsun duaları alacaksın işte o dualar seni, yastığa başını koyduğunda öyle huzurlu ve derin uyku çekmeni sağlayacak ki. Sabah kalktığında ilk sözün ne olacak biliyormusun. İYİ Kİ OTURUP KAHVE İÇMİSİZ BEN NE BÜYÜK ADAM MIŞIM BEEEE Evet gerçekten sen çok büyük adammışsın beee Miriiiiiimmmmmmmmmmm.
Saygılarımla
Erdoğan Bodur