VERGİLER NEREYE
VERGİLER NEREYE Her sene şubat ayının son haftası vergi haftası olarak kutlanıyor
10 Mart 2014 - 10:30
VERGİLER NEREYE
Her sene şubat ayının son haftası vergi haftası olarak kutlanıyor.Çeşitli etkinliklerle vergi ödemenin önemi ve ülke kalkınmasındaki yeri anlatılmaya çalışılıyor.Günümüzde bu sloganların ve etkinliklerin toplum üzerinde ne derece etkili olduğu ise şüpheli.Vergi bir ülkenin bütçe gelirlerinin büyük bölümünü kapsıyor dolayısıyla ülke kalkınmasın da önemi çok büyük.Türkiye açısından baktığımızda da aynı durum geçerli.Ülkemizde vergi oranlarının yüksekliğiyle birlikte dolaylı vergilerin olması mükellefler açısından bir sorun.Benzin fiyatının % 70 nin vergi olduğunu düşünürsek vatandaş açısından durumun önemi ortaya çıkar.Cep telefonundan 7 çeşit vergi alınıyor ve %60 ‘ı vergi.Dünyanın hiçbir ülkesinde verginin vergisi alınmıyor.Ayrıca vatandaşın sırtına yüklenen vergi temel ihtiyaçların tamamında dolaylı vergiler şeklinde tahsil edilmekte.Bu ağır yükün altına giren vatandaşın vergi gelirlerinin nasıl kullanıldığını bilmek en doğal hakkı.Demokratik ülkelerde bu sorgulanabiliyor.Ülkemiz açısından ise vatandaş özellikle son dönemde bu konuda tereddüt içinde.Verginin devletler tarafından kalkınmayı destekleyecek alanlarda kullanılması ekonomik gelişmenin temel koşulu.Ancak yolsuzlukların dünya genelinde son yıllarda arttığını düşünürsek ,devletlerin vergi gelirlerini doğru kullanamadığını görmekteyiz.AB ülkelerinde ilk defa üye ülkeler arasında bir yolsuzluk anketi yapılmış ve bu anketin sonuçları rapor halinde ocak ayında yayınlandı.Yayınlanan raporda üye ülkelerin yolsuzlukla mücadelede başarısız oldukları belirlenmiş.AB ülke vatandaşları yolsuzluğun son 3 yılda olduğuna inanıyor.AB içinde Euro borç krizinin tepe noktası da bu süre zarfında ortaya çıkıyor.Ankete katılanların dörde üçü kendi ülkesinde yolsuzluk olduğuna inanıyor.Yunanistan da bu görüşte olanların oranı %99, İtalya da %97, Litvanya, İspanya ve Çek Cumhuriyetin de %95 oranında. En düşük oran İsveç te % 54.Sonuçta global anlamda yolsuzluk bütün ülkelerin temel sorunu .Bu sorunun son yılarda artması anlamlı.Çünkü bu yolsuzlukları yapanlar insan.İnsanların etik ilkelere uygun davranması , meslek etiğinin yerleşmesi yasalar ve kurallarla olmuyor.Etik kurallar önce felsefi açıdan ele alınmış, daha sonraki dönemlerde semavi dinler olarak nitelenen Yahudilik,Hıristiyanlık ve en son Müslümanlıkta dinsel kurallar çerçevesinde benimsenmiş.Ancak günümüzde dinin etkisi de bu konuda ne yazık ki çok farklı değerlendirilmekte.Artık bir sürü kavram birbirine karışmış durumda.İnsanlar ahlaki açıdan iyice yozlaşmış ve toplum bu konuda çok duyarsız.Bu duyarsızlık dünya genelinde demokrasinin gerçek anlamda yerleştiği ülkelerde daha az.Demokratik olmayan ve az gelişmiş ülkelerde daha fazla.Kargaşa, kaos ve savaşlarla birlikte gelişmekte olan ülkelerde toplumsal duyarlılık azalmakta.Enerji savaşları nedeniyle böyle ülkelerde savaşlar, kargaşa ve kaos yaratılması da toplumun önceliğini yolsuzluk gibi etik sorunlardan uzaklaştırmakta.Sonuç olarak her şeyde olduğu gibi burada da iş insanda bitiyor.Hiç bir kural , kanun yeterli değil insanın ahlaklı olmasında.
Bu haber 958 defa okunmuştur.
YORUMLAR