SİGORTA ŞİRKETLERİ'NE AÇIK ÇAĞRI

Ben ekonomist falan değilim. ​​​​​​​Yalnız Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde sigorta acenteliği adı altında görevini gerektiği gibi yürütmeye çalışan minimum 16.000 acenteden sadece biriyim.

SİGORTA ŞİRKETLERİ'NE AÇIK ÇAĞRI
12 Ocak 2022 - 11:58 - Güncelleme: 12 Ocak 2022 - 12:39

Ülkemizde üretilen sigorta poliçelerinin çok büyük bir kısmı sigorta acenteleri tarafından üretilmektedir.
Bu yüzdendir ki devletin bazı kurumları, belli kesime ciddi destek sağlayıp sigorta acentelerini üretici olarak görmeseniz de ; Ülkenin iş istihdamı ve üretim konusunda çok çok büyük sizin bile azımsayamayacağınız bir topluluğuz biz.

Ekonomik kriz anlarında önemimiz bir kat daha artar. Çünkü bolluk da kaybolan veya zarar gören değerinizi bir şekilde herkes eski haline getirebilir.
Ancak şu anda içinden geçmekte olduğumuz zor durumlarda veya gelirin ancak gideri karşılayabildiği durumlarda herkesin sigorta poliçelerine ihtiyacı vardır.

ÇÜNKÜ İHTİYACINIZ OLDUĞUNDA SATIN ALAMAYACAĞIZ TEK ŞEY SİGORTA POLİÇESİDİR.


Yaptığımız iş bu kadar güzel , özel ve önemliyken acaba çevremizdeki iş ortaklarımız bize yeterince önemli olduğumuzu hissettirebiliyorlar mı?

Eminim ki herkes bu konuda uzun uzadıya konuşabilir ve pek çok acente arkadaşımın eleştirilerini duyabilirsiniz.


Sayın Sigorta Şirketleri En Yetkilileri !

Tabi ki sigorta şirketlerimiz de bizler gibi ticari birer işletmedir. Tabi ki sizlerde her işletme gibi kar elde etme amacı ile bu işi yapmaya çalışıyorsunuz.
Ortak faaliyetlerimizin devamı için bu son derece şarttır.
Ayrıca şunu iyi bilin ki bizler de sizlerin kar elde etmesi için elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Onun için hedef ve kampanyalar herşey demek değildir.
Siz üç adım gelin biz size koşarız. Ama önce siz üç adım gelin.


Aramızda tabiki her toplulukta, her meslekte , her görevde olduğu gibi çürük elmalar mutlaka vardır ve hep olacaktır.
Bunları bulup temizlemek de sizlerin asli görevleri arasındadır.
    

Sevgili arkadaşlar bizler akdeniz insanıyız. Çalıştığımız kurumlar veya kişiler nasıl bizlerin onlara dokunmasını istiyorsa bizlerde çalıştığımız kurumların bize dokunmasını maddi ve manevi desteklerinizi isteriz.
Onun için istediğiniz kadar dijitalleşin bizleri yok sayarsanız siz zarar görürsünüz.

Geçmişte bunun çok örneklerini sizlerde çok iyi bilirsiniz.

Ülke olarak yaşadığımız kötü olayların tamamının temelinde liyakatsizlik yatmaktadır. Doğru sigorta poliçesi düzenlemek gibi çok önemli bir olayda lütfen işi uzmanlarına yani sigorta acentelerine bırakın.

Keşke yeterli olsa, ancak sadece segem belgesi veya üniversite diploması ile bu işin çözülemeyeceği çok aşikar.


Sayın Sigorta Şirketleri En Yetkilileri!

Daha bir kaç ay öncesine kadar sektörümüzün lokomotifi olan zorunlu trafik sigorta poliçelerini TABAN prim ile yapmak için birbirleriniz ile inanılmaz bir yarış içerisindeydiniz.
Gerek döviz kurundaki aşırı dalgalanmalar , gerekse sigortalı lehine yapılan düzenleme ile maliyetlerin çok ciddi bir şekilde arttığının son derece farkındayız.
Ancak bugün bazı sigorta şirketlerinin gerekirse ceza ödemeyi göze alarak TAVAN prim ile bile türlü bahaneler ile bu poliçeyi yapmadıklarını üzülerek görüyoruz.

Keşke zamanında fiyatlamayı iyi yapabilseydiniz de bugün bu zor durumlara bizi düşürmeseydiniz.


Tüm işletmelerin olduğu gibi sigorta acentelerinin de genel giderleri akıllara durgunluk verecek şekilde artmıştır. Bizlerin dolayısıyla sizlerin faaliyetinin devamı açısından genel olarak kazandığımız komisyonların günümüz şartlarında çağ dışı kaldığı su götürmez bir gerçektir.

Hedef ve kampanyalardan bağımsız olarak sadece trafik poliçelerinde değil ürettiğimiz bütün poliçe türlerinde ciddi bir komisyon artışı bütün acente arkadaşlarımızın ortak dileğidir.

Yazımı içimi inanılmaz derecede yakan Enes Kara olayı ile bitirmek istiyorum.
Lütfen sosyal devlet görevini yaparak bu pırıl pırıl gençlerimizi cemaat pençelerinden kurtarsın. Bizlerde çocuklarımızı kardeşlerimizi bu yurtlara bu cemaaatlere yem etmeyelim.
Unutmayalım ki Ulu Önder Atatürk’ün 30 Ağustos 1925’de söylediği gibi “Efendiler ve ey millet,  iyi biliniz ki Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler ve mensuplar memleketi olamaz. En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır”


Hepinize sevgi ve saygılarımızla.

                                                                        
Oskay NAYAN
AFSAD Yönetim Kurulu Üyesi
 
Bu haber 1236 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum