JAPONLAR İLE TÜRKLER

2014 yılının ilk gününde öncelikle insanlığı muhabbetle selamlıyorum

01 Ocak 2014 - 14:04
2014 yılının ilk gününde öncelikle insanlığı muhabbetle selamlıyorum. 2013 yılında sigorta sektörünün üzerinde öncelikle durmuş olduğu birkaç konu vardı. Bu konular kısaca hatırlayacak olursak komisyonların düşürülmesi, portföy hakkı, SAİK seçimleri, profesyonel acentelik ile sigorta sektörünün büyük büyük genel müdürlerinin sigortanın tanıtımına ve bilinçlendirmenin etkin ve verimli bir şekilde yapılması konusundaki demeçleriydi.  2013 yılı SAİK seçimleri dışında kısır bir döngü içerisinde geçti ve ancak birkaç arpa boyu yol alınabildi. Acentelerin 2013 yılında gerçekleştikleri icraatları 2014 yılında da yaparlarsa sanırım boşa kürek çekilmesinden ileri gidilemeyecektir. Neden mi; Acenteler kendi sigortacılık haftası etkinliklerine kayıtsız kaldıkları için ( Ülke çapında yapılan etkinliklerin parmakla sayılacak iller dışında yeteri kadar katılım olmadığından), SAİK seçimlerinde acentelerin il bazında katılımlarının az oluşundan ( 3 delegenin seçileceği illerde ortalama 150 civarında sigorta acentelerinin oy kullanması gerekliyken % 0 civarında yani 15-17 kişi civarlarında oy kullanımı gerçekleşerek delege seçimlerinin gerçekleşmesi), Dünyada hangi işi yaparsanız yapın eğitimin beşikten mezara kadar olduğu olgusunun, acente kültürümüze yerleştiremediğimizden, Acentelerimizin taşıması gereken asgari fiziki ve insan kaynakları şartların acentelerimizin yarısının halen taşımamasından ( denetim mekanizmasının yeterli düzeyde işletilmemesinden), Acentelerimizin maalesef büyük bir kısmının acentelik dışında başka işlerle uğraşmalarından ve tabela ve iş eri, camlarında bunları açıkça belirtmelerin karşılık hiçbir denetim mekanizmasının olmamasından, ( Sigortacılık Genel Müdürlüğüne bu konuda yazılı olarak başvuruda bulunulduğu ya da diğer bir ifadeyle ihbar yaptığınızda işlem başlatıldığına şahit olmaktayız). Bunlar yapılmadan sigorta acentelerinin sigorta şirketleri karşısında ağırlığının olmasını beklemek gülümsenecek bir durumdan öteye gitmeyecektir. Burada ifade ettiğim konuların çözümü sektörün ve mevzuatların çerçevesinde olduk zor görünüyor.  Sigorta acentelerinin TOBB bünyesinde değil de kendi odalarını kurarak ancak özgür olabilirler ve iradelerini tam olarak ortaya koyabilirler. Yazımı düşündürücü bir tespit ile noktalamak istiyorum,

“ Japonlar ile Türkler arasında temel bir düşünce tarzı farklılığı vardır. Şöyle özetleyebiliriz:

Japonlar: Biri yapabiliyorsa, ben de yapabilirim. Hiç kimse yapamıyorsa, ben yapmalıyım.

Türkler: Biri yapabiliyorsa ben neden yapayım? Hiç kimse yapamıyorsa, ben nasıl yapayım?”
Bu haber 352 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum