Deprem gerçeği devam ediyor.
Geçtiğimiz günlerde Ege’de yaşanan yer sarsıntıları bize deprem gerçeğini tekrar hatırlattı.
22 Şubat 2025 - 14:46
Bildiğiniz gibi ülkemiz
büyük bir deprem ülkesi. Bu yüzden devletimiz ve belediyeler üzerine düşeni yapmalı, mevcut bina stoğunu
hızlıca yenilemeli, kentsel dönüşümleri geciktirmemelidir. Tabi vatandaşlarımızda deprem sonrası yaralarımızı
sarmamıza destek olan DASK poliçelerini kesinlikle ihmal etmemelidirler.
Poliçelere üretimleri genellikle yaşanan depremler sonrasında artış gösteriyor. Poliçeleşme oranı bunca
depreme rağmen %50 leri aşmadı. Yani konutların yarısı sigortasız.
Vatandaşlar olarak olası deprem sonrasında mağduriyetlerimizin azaltılması için DASK poliçelerimizi yapmaya
mevcutları yenilemeye önem vermeliyiz.
Şirketler sahaya indi,
Sigorta şirketleri direkt satışlarla artık daha fazla sigortalıya doğrudan dokunuyor pazarlama yapıyor. Çağrımerkezi yoluyla, mobil uygulamalarla satışlar oldukça arttı. Dahası aynı anda binlerce kişiye doğrudan arama yapabilecek sesli yanıt sistemi ile poliçe düzenleyecek teknoloji hazır.
Veri saklama hakkına sahip kimi şirketler
KVKK’ya takılmadan (?) pazarlama yapıyorlar.
Tüm bunlar karşısında acenteler kanun ve yönetmeliklerle sıkıştırılmış şekilde mücadele etmeye devam ediyor.
Artık acentelerin sahada rakibi kendileri değil.
Acenteler iş yapma şeklini değiştirmeli.
Acenteler çoğunlukla haksız rekabet altında ezilmekte. Bankalar kredi zoruyla, Oto Bayileri satış baskısıyla poliçe
düzenliyor.
Özel kanunla poliçe satma yetkisine sahip PTT ve Tarım Kooperatifleri gibi kurumlar ellerindeki gücü kullanıp üyelerine ve müşterilerine poliçe pazarlıyorlar. Acenteler aynı yerde başka iş yapamaz iken onlara işletmelerinde poliçe satmasına karışan yok.
Sigorta şirketleri acenteler dışındaki tüm kanalları ne hikmetse çok
seviyor.
Poliçe arzında kolaylık sağlıyor. Buna rağmen acenteler halen tüm üretimin %54’ünü yapmayı başarmakta. Ama tünelin ucu karanlık maalesef. 300 yıllık acentelik mesleği biter mi?
Bence bitmez fakat pazar payı gereken önlemler alınmaz ise daha da düşer.
O yüzden ki acenteler bir taraftan hak arayışlarına devam etmek, diğer yandan büyümek ve rekabet gücünü artırmak zorundadır. Gerek birleşme yoluyla gerek teknolojiye yapacakları yatırımlarla geleceğe hazırlanmalıdırlar.
Günümüz dünyası acımasız ve küçüklere yer yok. Acenteden büyük acenteye geçiş
gerçekleşmelidir.
Levent Yılmaz
Bursa Sigorta Acenteleri Derneği Başkanı
büyük bir deprem ülkesi. Bu yüzden devletimiz ve belediyeler üzerine düşeni yapmalı, mevcut bina stoğunu
hızlıca yenilemeli, kentsel dönüşümleri geciktirmemelidir. Tabi vatandaşlarımızda deprem sonrası yaralarımızı
sarmamıza destek olan DASK poliçelerini kesinlikle ihmal etmemelidirler.
Poliçelere üretimleri genellikle yaşanan depremler sonrasında artış gösteriyor. Poliçeleşme oranı bunca
depreme rağmen %50 leri aşmadı. Yani konutların yarısı sigortasız.
Vatandaşlar olarak olası deprem sonrasında mağduriyetlerimizin azaltılması için DASK poliçelerimizi yapmaya
mevcutları yenilemeye önem vermeliyiz.
Şirketler sahaya indi,
Sigorta şirketleri direkt satışlarla artık daha fazla sigortalıya doğrudan dokunuyor pazarlama yapıyor. Çağrımerkezi yoluyla, mobil uygulamalarla satışlar oldukça arttı. Dahası aynı anda binlerce kişiye doğrudan arama yapabilecek sesli yanıt sistemi ile poliçe düzenleyecek teknoloji hazır.
Veri saklama hakkına sahip kimi şirketler
KVKK’ya takılmadan (?) pazarlama yapıyorlar.
Tüm bunlar karşısında acenteler kanun ve yönetmeliklerle sıkıştırılmış şekilde mücadele etmeye devam ediyor.
Artık acentelerin sahada rakibi kendileri değil.
Acenteler iş yapma şeklini değiştirmeli.
Acenteler çoğunlukla haksız rekabet altında ezilmekte. Bankalar kredi zoruyla, Oto Bayileri satış baskısıyla poliçe
düzenliyor.
Özel kanunla poliçe satma yetkisine sahip PTT ve Tarım Kooperatifleri gibi kurumlar ellerindeki gücü kullanıp üyelerine ve müşterilerine poliçe pazarlıyorlar. Acenteler aynı yerde başka iş yapamaz iken onlara işletmelerinde poliçe satmasına karışan yok.
Sigorta şirketleri acenteler dışındaki tüm kanalları ne hikmetse çok
seviyor.
Poliçe arzında kolaylık sağlıyor. Buna rağmen acenteler halen tüm üretimin %54’ünü yapmayı başarmakta. Ama tünelin ucu karanlık maalesef. 300 yıllık acentelik mesleği biter mi?
Bence bitmez fakat pazar payı gereken önlemler alınmaz ise daha da düşer.
O yüzden ki acenteler bir taraftan hak arayışlarına devam etmek, diğer yandan büyümek ve rekabet gücünü artırmak zorundadır. Gerek birleşme yoluyla gerek teknolojiye yapacakları yatırımlarla geleceğe hazırlanmalıdırlar.
Günümüz dünyası acımasız ve küçüklere yer yok. Acenteden büyük acenteye geçiş
gerçekleşmelidir.
Levent Yılmaz
Bursa Sigorta Acenteleri Derneği Başkanı
Bu haber 99 defa okunmuştur.
YORUMLAR