SİGORTACILIK ŞİRAZESİ

Bir kesim “o kadar düşük primli kasko düzenlenirse böyle olur” derken diğer bir kesim “tüketici ucuz ürün almasın mı yani” demekte. 
Kim neyi takdir eder bilmem. Bildiğim tek şey var, sürdürülebilir olmayan her mekanizma batmaya mahkumdur.

6500 TL trafik sigorta primi çıkan bir araca 2960 TL kasko primi istemek ne akla, ne mantığa sığar. Bunu piyasaya arz edenle, satışına aracılık edenin aklından zoru var diye düşünürüm.
Bu satış mantığı ile hareket edenlerin oluşacak olumsuzluklar karşısında serzenişte bile bulunmaları abesle iştigaldir benim için.

Şimdi bir saçmalık daha gündeme geldi.
Kendilerine “Şube işletmecisi-Sigorta Aracıları Platformu” diyen bir platform ortaya çıktı. Bu arkadaşlar bir manifesto yayınlamış. Sosyal medya hesaplarında ilan ediyorlar.

Demekteler ki;
-Ülkemizde işini düzgün yapanlar dışındaki acentelerin ötekileştiren tavırları sebebiyle şube kavramı dejenere olmaktadır.
-Bu sebepler baz alınarak ülkemizde henüz şube işletmecisinin tanımının yapılmamış olması, biz şube işletmecilerini kamuoyunda hiçe saymaktadır.

-Bu durum acil olarak başta kamu otoritesi tarafından ele alınması gerekmekte ve öncelikle şubesi olduğumuz sigorta aracısı şirkete ve sektöre karşı yasal haklarımız belirlenmelidir.
Sevgili Platform Üyeleri; Siz ne hakla bordrolu olmaktan çıkıp 5684 de tarif edilmeyen bir aracı kimliğine bürünmek istiyorsunuz. Siz 5684’e uygun olmayan gerçek durumunuzu nasıl bu kadar pervasızca ifşa edebiliyorsunuz. Size bu gücü kim veriyor.
Bunları böyle konuşturan sistemede ne demeli. 

SAİK Yedek üyeliğim esnasında Sektör Meclisinde bunlara en fazla tepki koyan herhalde bendim. SAİK Başkanına bunlar üzerinden en fazla baskı yapanda bendim. Levent Korkut Başkan orada sorabilirsiniz.

Şimdide diyorum ki, bunların sesini kısmazsanız mağdur görüntüsü yaratırlar ve yeni bir aracı tanımlamasını bizim kucağımıza koydururlar.
Sevgili acenteler, bu tam anlamı ile TALİ ACENTE, PRODÜKTÖR isterüzükün ayak sesleridir. Uyanın artık.

Seçim manifestosunun en başına şubeleri koyan Levent Başkanı göreve davet ediyorum. Bu arkadaşlar malumu açıkça ilan ediyorlar. Yıllarca körlere, sağırlara bu durumu göstermeye, duyurmaya çalıştık. Bakın ne güzel kendi ağızları ile ikrar ediyorlar. Sevgili Başkanım size güzel bir orta yapmaktalar size de gölü atmak kalmakta.
Son olarak bir konuyu daha dillendirmek isterim. Gerçi konu hakkında gerekli mercilere resmi başvurularımı yaptım. Gerekirse bireysel davada açacağım.

Hatırlarsınız bir zamanlar TÜVTÜRK’lerde kabinler vardı. Bunların varlığı ile mücadele ettik ve kaldırılmasını sağladık. 
O zamanlarda sendika başkanlığı da yapan bir arkadaş vardı. Kabinlere gidip video çekiyordu. SAİK’e sallıyordu.

O kabinler kalktı ama dijital ortama taşındı. Brokerler Mesafeli Satış Yönetmeliğine aykırı olarak, sigortacılıkla alakalı olmayanların WEB sitelerinde LİNK’ler vasıtası ile müşteriyi içeriye alıyorlar.

Ben bunu defalarca dile getiriyorum. Neden kimseden ses çıkmıyor anlamakta zorlanıyorum.

Olmadan önlem almayı öğrenmediğimiz sürece sırtımıza çıkan çok olur.
Bu böyle biline.

Esen Kalın
Mesut ÇETİN